Pazartesi, Ekim 20, 2014

Kusursuzluk mu dedin? Unut gitsin! (Wabi-Sabi)


















Eşyaları, nesneleri,  kusurları ile beğenmek, eksiklikleri ile sevmek hadisesi üzerine yapılandırılmış bir japon felsefesi wabi-sabi. 
Alçakgönüllük, mütevazilik, asimetri, gösterişsizlik.
Yamuk bir sandık, erimiş mumlar, kurumuş otlardan bir buket, çatlak bir vazo, eskimiş, boyaları atmış bir masa, kısaca kusurluyu sevmek, güzelliği gitmiş olanı, güzel görmek.
Mükemmelliyetçiliğin çağımızın hastalığı olduğunu varsayarsak, bu illetten kurtulmanın tek yolu, canlı-cansız tüm varlıkları, oldukları gibi, değiştirmeye çalışmadan kabul etmek olacak sanırım.
Gıcır gıcır italyan mobilyalar, laboratuvar havasında mutfaklar, gösterişli, lüks koltuklar wabi-sabi felsefesinde yer almıyor. Kullanılmış, yaşanmışlık etkisi olan, boyaları dökülmüş, eski görünümlü detaylar kapsama alanında.
İnsanlar için ise, estetik kaygılardan uzak yaşamak bir nevi. Ruhsal ve fiziksel olarak doğanın akışında olmak. Saçların beyazlamasına izin vermek mesela, yamuk olan burun kemiğinle dost olabilmek, çillerinle varolmak, büyük olan ayaklarını sevmek, kilonla barışık olmak gibi.
Sadeliği sadece eşyalarla sınırlandırmadan, ruhsal yolcuğumuzda da sade olanı, doğal olanı, kusurları ile kabul etmeyi becerebilmek aslolan. Güzel bakmak, güzel görmek.

Kusurlarımızla barışık olacağımız bir hafta dilerim hepimize.




19 yorum:

  1. Canım benim, çok güzel söylüyorsun. Sen yeter ki sevmeyi bil zaten kusurlar gözüne armağan gibi görünmüyor mu ?
    Sevmekle başlayalım biz , insanı , doğayı yaratılan her varlığı ...
    Sana da mutlu haftalar !

    YanıtlaSil
  2. Tesadüfün bu kadarı emel! bende bu hafta sonu sandık boyamış ve limon kasası olarak kullanmaya karar vermiş poz poz resimlerini çekmiştim:) yakında görürsün blokta!
    senin kusurlu kusursuzların da şahane!
    mutlu pozitif bir hafta dilerim bende sana..

    YanıtlaSil
  3. Yılların bize empoze ettiği bu anlayışı bir anda silebilmek mümkün mü herşeyi başarı odaklı yaparken? özellikle hayatta her en çalışkan, en popüler olmuşken bir şeyleri başaramamak, birşeyi çokça isterken ona ulaşamamak, çabaladıkça yorulmak,yoruldukça amaçtan uzaklaşmak...
    keşke bu wabi-sabi küçükten öğresildeydi bize ama zararın neresinden dönsek kardır di mi...elinize sağlık.
    sevgiler...@cgdmcbn

    YanıtlaSil
  4. wabi-sabi bana göreymiş...
    mutlu haftalar

    YanıtlaSil
  5. ne de güzel yazmışsın Emel. Keşke her şeyi olduğu gibi kabul edebilsek, kusuruyla.
    iyi olduğu kadar kötü yanlarını da katlanabilsek hayatın...
    Sana da güzel haftalar...

    YanıtlaSil
  6. her zaman pozitifliğin ve bakış açınla inanılmaz enerji veriyorsun bana. Ama bugünkü yazın bana göre bugüne kadarki paylaşımlarının en en üstünde. Çoook teşekkürler.
    Ünver

    YanıtlaSil
  7. Çok beğendim bu yazının içeriğini! :) O zaman ben de sevdim kendimi ve evimi, kusurlarıyla... Ohh be haftaya daha güzel başlanamazdı! N.U.R.

    YanıtlaSil
  8. Mutlu haftalar, Herşeyi olduğu gibi kabul etmek insanın kendi ile barışık olduğunu gösterir. Çok güzel bir yazı ile başladık haftaya.

    Teşekkürler

    YanıtlaSil
  9. Kusurlardaki kusursuzluk!!!
    Hem fotoğraflar , hem anlatım!!!

    YanıtlaSil
  10. Emel, zaten öyle güzel çekimler yapıyorsun ki kusurlar bile harika duruyor.
    hayatta da başarabilsek kusurları görmemeyi işte o zaman tamamdır.
    çok sevdim bu günkü paylaşımını. dekorasyon kısmını tamamen geçtim, tam bir ders niteliğinde. çok çok sevgiler...

    YanıtlaSil
  11. sade ve sadece aslında;tıpkı fotoğraflarınızdaki ve yazılarınızdaki siz gibi...

    YanıtlaSil
  12. Canım benim, ne de güzel söylemişsin..
    Öperim severim seni.
    Sana da keyifli haftalar...

    YanıtlaSil
  13. Yazın en az fotoğrafların kadar güzel. Çok doğru tespitler. Tuutum caponları :) ayrıca sebze kasası manyağı olarak bu raf biçimini çok şık buldum.

    YanıtlaSil
  14. Kusurlarıyla sevmiyorsan sevgi değildir zaten iyi haftalarrrr 😘

    YanıtlaSil
  15. Siz mükemmeliyetçi, bense takıntılı diyorum bu duruma :) ne kadar anlamsızca şeyleri takıyoruz aklımıza, bir çizik, bir çıkartılamamış leke, biraz eğrilik, v.s. halbuki yaşamın olduğu yerde hepsi olası. Şimdiki nesil şanslı, bizler müze evlerde büyüdük, onları doğala ve olasıya alıştırmak adına sevdim bu wabi-sabi yi :)))

    YanıtlaSil
  16. Öncelikle tabii herkes nasıl mutluysa öyle yaşasın da mükemmellik adına yapaylık giriyor hayatlarımıza her gün daha çok, ve ben buna çok üzülüyorum, insanın kusursuz bir varlık olmadığını düşünecek olursak varlıkları, eşyaları kusurları ile sevmeyi başarmak en güzeli değil mi :) çok güzel bir yazı olmuş Emel'cim :)

    YanıtlaSil
  17. emel sevmek bu yahu, gerçekten sevmek, YAŞASIN WABİ- SABİ , KAHROLSUN BAĞZI MÜKEMMEL ŞEYLER...
    öpüyorum.

    YanıtlaSil
  18. Anlatım ve fotoğraflar harika! Kusursuz:)) Ellerine sağlık.

    YanıtlaSil
  19. Nasıl kusur bu? Neresi kusur?
    Ahh keşke tüm kusurlar böyle olsa...
    İnsan bir sevsin her şey hallolur değil mi?
    Harikasın bilin dimi? :)

    YanıtlaSil