Salı, Eylül 16, 2014

İncir Ağacı










Müteahhite verdiğimiz, çocukluğumun geçtiği, tek katlı, tulumbalı, kümesli, bahçeli evimizin en kadim, en eski ağacıydı İncir ağacı. 
İlk kesilen o oldu heybeti nedeni ile vinçler giremeyince. Keşke girmeselerdi ama annemin isteği, mutluluğu, kıldan ince, kılıçtan keskinceydi işte.
Hemen evin yanı başında, olanca ihtişamı ile durur, bol bol beyaz incir verirdi her sene, sepet, sepet, tepsi, tepsi toplardık. Sabah kalktığımızda, annem koca bir siniyi ağzına kadar toplamış, "tepelere uzanamadım, bak hepsi nasıl patlamış, ballanmış, sen çıkar toplarsın oraları" diye, bana görevi teslim ederdi, "keçi" lakabım nedeni ile.-Düz duvara tırmanırmışım, lakap bu yüzden-
O kadarla kalsa iyiydi, dallarına salıncak kurar, ben en tepesine kadar çıkar, avazım çıktığı, nefesimin yettiği ve sesim kısılana kadar, o zamanın meşhur şarkısı, Nur Yoldaş'ın, "şamdanlarıııııııı" diye başlayan, adını bilmediğim şarkısını söylerdim yarım yamalak.
Çocukluk hatıramdır İncir ağacı. Yaprakları başka kokar, sanki bereket saçar olduğu yere, bolluk getirir hissi var bende.
Bu nedenle, rica ettim kayınpederimden, "bir dal ek bana" diye.
Sağolsun, hemen ekmiş bir saksıya, aldık getirdik eve.
Çok şükür, şu dünya da, bir dikili ağacım var artık benimde.






34 yorum:

  1. Çocukluğumun geçtiği evi bizde müteahide teslim ettik. Ağaçlarla birlikte çocukluğum ve anılarımız da kayboldu.
    zaten burada yağmur yağıyor hüzünlendim şimdi...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ah hüzünlenme nolur, paylaşmak istedim ama üzmek değil. Ben bu konuda biraz hassasım sanırım, daha neler yazarım ama yerim dar:)

      Sil
  2. Hemen hemen herkesin, evinde, bir tarafında, hayatının bir yaşanmışlığın da incir ağacı vardır.
    Hatıralar biz onları hissettiğimiz sürece varlar, her ne kadar oradaki evler yıkılsa da, sizin-bizim içimizdeki o güzel evlerimiz yıkılmasın...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok doğru dedin içimizde yaşasınlar hiç olmazsa, kaybetmeyelim o eski yaşanmış duygularımızı.

      Sil
  3. O çocukluk ,o çocuklukta çıkılan ,dalına tünenen ,salıncak kurulan heybetli ağaçlar.Çocukluk ile beraber ilk akla onlar geliyor.Ben de çok severdim çok da iyi tırmanırdım ağaçlara.Kendime yer etmiş ta en yukarıda kimsenin göremeyeceği dalların arasına saklanır otururdum oraya.Bizimki duruyor hala annemlere gittikçe bakar dönerim çocukuğuma.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ne şanslısın!
      Doya doya bak, her hücresini kazı beynine baharcım.

      Sil
  4. Duygularinizi o kadar iyi anliyorum ki bizimde doğup büyüdüğümuz ev müteahhite verildi. 2 aydir kiradayiz. Yaşim 30 ilk defa kiradayiz .Dogup büyüdüğüm evin yikilisini da seyrettim her hafta gidip bakiyorum kimsesiz kalmasin die. Bizim bahçede de cennet elması ağacımiz vardi. Turuncu renkli olgunlasmaya başladığinda yenirse dilini damagini buran ama olgunlasinca baldan tatli olan..
    Bana bunlari hatirlattiginiz icin tşkler keyifle okudum hatıranizi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler Fulyanna, ben yıkılışını seyredemedim, yıkıldıktan sonra da oraya buraya saçılmış duvar parçalarından hatıraları topladım geldim. Neyse, sağlık olsun, hatıralar yaşar zaten.

      Sil
  5. Ah daha çok bebek bu :) Yapraklara bak tazecik! Yeni işinin, yeni umutlatların ağacı olsun bu, huzur, bereket taşısın evine. Bizim Urla'daki bahçemizde de nerdeyse her tür meyve ağacı vardı da, bir en sevdiğim meyve olan incir yoktu. Komşu bahçelerden çocuklarla toplar, ben bizde yok diye herhalde görmemişlikten her seferinde midem bozulana kadar yerdim :) Nur Yoldaş eşliğinde incir toplamak da orijinalmiş, incir sütü elini yaktıkça şamdanlaarııı diye bağırmak rahatlatır bence :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. haha:) incir sütüde yakardı ellerimizi. Bak bu ayrıntıyı sen hatırlattın monicacım. Ne tatlısın:)

      Sil
  6. İncir ağacına her çıktığımda kaşıntıdan ölürdüm.Erkek kardeşime yalvarırdım çıksın toplasın diye...
    Keçi lakabı düz duvara tırmanmak gibi bir yetenekten alındıysa gurur duyularak böyle anlatılır.Bu lakabı benim gibi inatçılıktan alanlar napsın peki :)
    .

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet biraz yetenekliymişim o konuda. Annem hiç yerde dolaşmazdın hep ağaç tepelerindeydin der:) İnatçılık yok hamurda:) olsaydıda fark etmezdi, oda ne güzel bir huy kardeşimiz sonuçta:)

      Sil
  7. İnşallah tutar emelim, inşallah tutar da birgün sende o hayalini kurduğun bahçene diker üzerinde torunlarına salıncak kurarsın.. nasıl benzeşiyor çocukluğumuz nasıl benzeşiyor duygular zevkler bu postta daha iyi anladım bunu.. benim de çocukluğum dallarında evcilik oynadığım ceviz ağacı tepelerinde geçti:) tıpkı bir erkek çocuk gibi, benim de lakabım "erkek Fatma" idi:)) şu mumluktan bir tane de bende var farkında olmadan benzer şeyleri itina ile seçişimiz belki de bu yüzden..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. haha:) erkek fatmalıkta vardı vardı da onuda başka postta artık sebuşum:)
      bizde lakaplar bitmez:)
      Bu arada tuttu benim minik:) sana da bir kök ayırayım biraz büyüsünde.

      Sil
  8. Bir zamanlar bahçelerimiz...Televizyon yok. Radyoda Uğurlugiller ve Orhan Boran'la Yuki dinlemek için birbirimize," sus! biraz yavaş ol" diye ihtar edişlerimiz.:)) Sokakta, uzun eşek ve seksek oynayışlarımız... Daha sonraları, komşu çocukları ile bahçeye kurulan düzenler...Ceviz yaprağına, çamurdan dolma sarışımız...Plastik bebeğimin, lastikle bağladığımız bacağı... Bir parça kumaş, ucu küt iğne ve bir makara iplikle, kıyafetler diktiğimiz o plastik bebek...Kırmızı oje ile boyadığım dudakları... Bahçemizin yaz dostları; kirpi ailemiz ve kaplumbağamız...Bana hayatımı turlattın yine Sağol:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sen anlat ben seni sabaha kadar dinlerim:) sen bir divanda, ben karşındaki divanda, gözlerim kapanana kadar anlat, bende uyku -muyku kalmaz, sabahı ederiz senle yeminle:)

      Sil
  9. emel , emel küçük keçi kız, dilerim en kısa zaman da o incir ağacı, hayalindeki bahçeli evinin ilk ağacı olur, ağaçtan meyve toplayıp yemek güzel ama incir toplayıp yemek o başka birşey, o kitapların üzerinde duran azıcığı gözüken emaye parçaya tam kare lütfen merak ettim, aklım takıldı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tuttu biliyor musun Ayşencim:) inşallah bahöeye ekeceğim onu. Sana da bir tabak toplayıp uzatırım artık.
      o emaye değil seramik mumluk ama onu mu sordun acaba?

      Sil
  10. İncir ağacı ve geçmişe dair yazdıkların çok hoş gerçekten bende okurken çocukluğuma gidip geldim, umarım uzun ömürlü saksılara sığmayan bir ağaç olur ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amin Meltemcim, çok teşekkür ederim, tuttu bakalım, bahara doğru toprağa indirsem mi ki?

      Sil
  11. Ağaç dikmek ve büyütmek o kadar güzel bir duygu ki! Ben de bu zevki yeni tadanlardanım. İncir ağacınız hayatınıza bereket ve neşe getirsin! :)

    YanıtlaSil
  12. Çocukluğun ne güzel bahçeli bir evde geçmiş.
    Ben Ankaranın soğuk binalarının arasında büyüdüm. Kaldırımlar ve Sokaklar paten pistimizdi 😊 Bol bol incir versin dikili ağacın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. soğuk binaların arasında büyüyen, sıcacık sevgi dolu bir kız:)
      Rabiacım, çok teşekkürler.
      En son yaptığın tavşana bayıldım bu arada. Çok güzel olmuş.

      Sil
  13. Bahcesi, topragi olanlar kiymetini bilmiyor. Bizim gibi apartmanlarda yasayanlar da saksilara sigdirmaya calisiyor agaclari... Gule gule buyutun agacinizi. Bir gun bahcenize ekersiniz umarim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. varsın bahçemiz olmasın ama bahçe gibi geniş bu yüreklerle ne ağaçlar eker, biçer, büyütürüz biz.
      Çok teşekkür ederim.

      Sil
  14. Is these fig tree for real?
    I am font of figs :)

    http://beautyfollower.blogspot.gr

    YanıtlaSil
  15. Tebessüm ederek okudum "keçi" lakabına sebep olan olaylarınızı. Ama incir ağacı saksınız aslında içinde hüzün barındırıyor. Tutar mı acaba? Veya bahçeye falan mı dikmeli? İncir ağacınızın meyvelerini tekrar yediğiniz günleri görmeniz dileğiyle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlhan bey, çok teşekkür ederim, tuttu ama sanırım bahçeye ekmem gerekecek bahara doğru mu eksem? bilemedim.
      Hüzün var evet, özlediklerim var, biraz damar yapıyorum arada. Sevdiğim bir durum değil hüzün yansıtmak ama bazen anlatmaktan daha etkili oluyor bende bir yerlere yazmak. Bir tür rahatlama diyelim.
      Sağolun.

      Sil
  16. kocaman bir ağaç olup, saksılara sığmayıp o hayaldeki evinizin güzel bahçesinde bir an önce gerçekten yer bulmasını diliyorum. sevgilerimle emelciğim.

    YanıtlaSil
  17. ne güzel düşünmüşsün ... babam memleketten gönderdi buradakiler tatsız diye istedim ama genede o ağaca tırmanıp yediğimizden midir nedir bilemedim çocuklukta yediğimiz o incirlerin tadını da kokusunu da alamadım:(

    YanıtlaSil
  18. alamazsında.
    Ama kokular kalıyor, çok belirgin incir kokusu beni alıp götürüyor eskilere. Yemesemde olur. Gerçi çok yedik bu sene Şükür.

    YanıtlaSil